Bir ömre bedel, bin aydan hayırlı gece: Kadir gecesi
11 Ayın Sultanı olan Ramazan-ı Şerif’in içinde bulunan Kadir Gecesi, bin aydan daha hayırlı olduğu belirtilen ve Peygamber Efendimiz’in ekseriyetle son 10 gecede arayınız buyurduğu, Yüce kitabımız ve biricik rehberimiz Kur’an’ın Allah tarafından Cebrail Aleyhisselam aracılığıyla Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v)’e vahyedilmeye başlandığı gecedir.
Kadir gecesi, bu sebeplerden ötürü Kadri bilinmesi gereken en kıymetli gecelerdendir. Peki Kadir gecesinde müslümanlar nasıl ibadet etmeli, hangi duaları okumalı? Kadir suresinde neler anlatılıyor? Hepsi imizde…
Kadir Suresinde neler anlatılıyor?
Yüce Allah , Kur’an-ı Kerim’in 97. suresi olan Kadir Suresi’nde şöyle buyurur:
Rahmân ve Rahîm Allah’ın adıyla
1. Doğrusu biz onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik. [krş. 2/185; 44/3]
2. Kadir gecesini(n fazîletini) sen nereden bileceksin?
3. (O) Kadir gecesi, (içinde olmayan) bin aydan daha hayırlıdır.[1]
4. Melekler ve Rûh,[2] onda Rablerinin izniyle (gelecek yıla kadar olacak hikmetli) her iş için iner de iner. [bk. 44/4]
5. O (gece), tanyeri ağarıncaya kadar, (ibadet ehline) bir selam (rahmet ve esenlik)tir.
[1] Kadir gecesinin Ramazan ayının son on gününde ve onların da tek gecelerinden birinde olduğu hakkında hadisler mevcuttur. Buna dayanarak ekseriyetin görüşü, 27. gecesi olduğudur.
[2] Müfessirlerin çoğuna göre “Rûh” Hz. Cebrail’dir (Celâleyn). Yahut bu, “Rûh” isimli bir melektir ki melekler onu ancak bu gecede görürler (Nesefî (Medârik), IV, 398).
Yüce dinimizin tarihinde olduğu kadar Müslümanların hayatlarında da yüksek bir yeri ve değeri olan Kadir Gecesi’nin zamanı değilse de kıymeti bu sûre ile bizlere tanıtılmıştır.
Hidayet rehberimiz olan Kur’ân-ı Kerîm’in bu gece indirilmeye başlanması, meleklerle Ruh’un bu gece yeryüzüne inmesi ve tan yeri ağarıncaya kadar bu gecenin tam bir esenlik ve selâmet olması Kadir Gecesi’nin başlıca özellikleridir.
Kur’an’ın indiği bu kutlu geceyi değerlendirmek bin aylık bir ömrü hayırla geçirmiş olmak yani bereketlendirmek anlamına gelmektedir.
Hz.Peygamber(s.a.v)’in Hz. Aişe’ye öğrettiği Kadir Gecesi duası
Eşi Âişe -radıyallâhu anhâ-, Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e:
“–Ey Allah’ın Rasûlü! Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğunu bilecek olursam, o gece nasıl dua edeyim?” diye sormuş,
Peygamber(s.a.v) Efendimiz de şu duayı etmesini tavsiye etmişlerdir:
“Allahümme inneke afüvvün tühıbbü’l-afve fa’fu annî”
Anlamı:
“Allah’ım! Sen çok affedicisin, affetmeyi seversin. Beni bağışla!”
(Tirmizî, Deavât, 84; İbn-i Mâce, Dua, 5)
Kadir Gecesi hakkında Hadis-i Şerifler
Rivayete göre Hz. Peygamber(s.a.s.)’e ümmetinin ömrü gösterilmişti. Efendimiz, bunu önceki insanların ömrüne nispetle çok kısa buldu. Ümmetinin, onlar kadar sâlih amel işlemekten mahrum kalacağını düşündü. Bunun üzerine Cenab-ı Hak, ona ve ümmetine, bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesini lûtfetti.
Hz. Peygamber (s.a.v) bu gece hakkında: “Kadir gecesini, fazilet ve kudsiyetine inanarak ve sevabını yalnız Allah’tan bekleyerek ibâdet ve tâatle geçiren kimsenin -kul hakkı hâriç- geçmiş günâhları bağışlanır.” (Müslim, Müsâfirîn, 175) buyurmaktadır.
Başka hadîs-i şerîfte şöyle buyrulur:
“Ramazan’da Allâh’ın öyle bir gecesi vardır ki bin aydan daha hayırlıdır. Kim o gecenin hayrından mahrum kalırsa gerçekten büyük bir kazançtan mahrum kalmış olur.»” (Nesâî, Sıyâm, 5; Ahmed, II, 230, 385, 425)
Kadir gecesinin kesin olarak bilinmemesinin sebebi nedir?
Kadir gecesinin kesin olarak belirlenmemesinin hikmeti üzerinde duran âlimler, bu durumun gecenin feyzinden istifade etmek için daha uygun olduğunu söylemişlerdir. Zira Kadir gecesinin bildirilmesi halinde müslümanlar sadece o geceyi ihya etmekle yetinebilirlerdi.
Halbuki kısmî belirsizlik sayesinde müminlerin Kadir gecesi ümidiyle bütün ramazan gecelerini ibadet şuuru içerisinde geçirmeleri söz konusudur. Ayrıca Kadir gecesinin bildirilmemesi yoluyla müslümanların bilerek ona saygısızlık göstermeleri veya tâzimde aşırıya kaçmaları önlenmiş olur.
Bu gecenin şeref ve değerinden yararlanmak isteyen Müslümanlar, hemen hemen Ramazan’ın her gecesini Kadir Gecesi’ymiş gibi değerlendirmeye çalışacaklardır. Bu da onların çok hayır kazanmasına vesile olacaktır.
“Meçhulde bereket vardır” sözünün anlamı da böylece gerçekleşmiş olacaktır. Ariflerden biri zaman ve insanın değerini belirtmek üzere “Her geceni Kadir bil; her geçeni Hızır bil” demiştir.
“Biz Kur’an’ı kutlu bir gecede indirdik.” (Duhân sûresi (44), 3)
Kur’ân-ı Kerîm’in indirildiği Kadir Gecesi, bu âyette “kutlu (mübârek) bir gece” olarak tanıtılmaktadır. Bu âyetten anlaşıldığına göre Kadir Gecesi, Allah katında değerli bir gecedir. Kadri yüce kitabımız Kur’ân-ı Kerîm işte böyle kadir ve kıymeti yüksek bir gecede indirilmiştir. Böylece o kıymetli gecenin şeref ve fazileti bir kat daha artmıştır.
Bu mübârek gecede melekler ve Ruh nasıl yer yüzüne iniyor ve âdeta yeryüzü gökyüzü haline dönüşüyorsa, dünyaya yeni bir yön verecek ve dünyalılara dosdoğru yolu gösterecek olan Kur’ân-ı Kerîm de o gece indirilmeye başlanıyor. Bu tür olaylara sahne olan gecenin kıymetini bilmek artık o geceye sahip olan ümmet fertlerine yani biz Müslümanlara düşmektedir.